Cambridge Üniversitesi'nde Öğrenim Görmüş Tanınmış Kişiler

İngiltere’de bulunan Cambridge Üniversitesi, tüm dünyada en gözde yüksek öğrenim kurumlarından biri kabul ediliyor. Oxford Üniversitesi’nden ayrılan akademisyenlerin kurduğu bir devlet kurumu olan Cambridge Üniversitesi, 150’nin üzerinde fakülte, kurum ve bölüme ev sahipliği yapıyor. Cambridge şehrinin tarihi dokusuna ev sahipliği yapan üniversite, birçok öğrencinin hayalini süslüyor.

Dünyanın en iyi üniversiteleri listesinde beşinci sırada yer alan Cambridge Üniversitesi, tüm dünyada sanat, ekonomi, politika, ekonomi ve çeşitli bilim dallarına hizmetleri bulunan birçok kişiyi yetiştirmiştir. Bu içeriğimizde, Cambridge Üniversitesi’nde öğrenim görmüş tanınmış kişileri sizler için derledik.

Alan Turing

Bilgisayarın mucitlerinden birisi olan ünlü İngiliz matematikçi Alan Turing, Cambridge’e ikinci tercihi olan King College ile adım atıyor. Princeton Üniversitesinde doktorasını tamamlayan Turing, kısa süre sonra bir şifre çözücü grubunun önemli üyelerinden oluyor. Turing ve ekibi ‘Enigma’ adlı bir sistemden gönderilen Alman kodlarını deşifre etmekle görevlendiriliyor ve çalışmalarının sonucunda ‘Enigma’ yı alt ediyorlar. 

Ancak ekibinden iki kişinin casus olduğu ortaya çıkıyor ve çalışma için gizlilik kararı ilan ediliyor. Uzun süre gizli yürütülen çalışmalarına dair hiçbir kayıt bulunmuyor. Hayatının anlatıldığı 2014 yapımı “The Imitation Game” filmi -başta Oscar olmak üzere- birçok dalda ödüle layık görülüyor. Günümüzde ise ünlü matematikçi adına Cambridge Üniversitesi’nde açılmış bir enstitü bulunuyor.

Stephen Hawking

Stephen Hawking, Cambridge Üniversitesi mezunu bilim insanları arasında adından en çok söz ettirenlerden biri. Fizikçi, kozmolog, astronom, teorisyen ve yazarlığı ile çok yönlü bir bilim insanı olan Hawking, kozmoloji çalışmalarını Cambridge bünyesinde yürüttü. 

Ünlü fizikçinin hayatı boyunca peşini bırakmayacak hastalığı 21 yaşında  baş gösterdi. Bu sırada Cambridge Üniversitesi’nde doktora çalışmalarını yürüten Hawking, ağır hastalığına rağmen bilimsel çalışmalarından vazgeçmedi ve tüm hayatını araştırmalarına adadı. Yaklaşık 30 yıl boyunca Cambridge’te matematik profesörü ve onursal üye olarak görev aldı. Evren ve kozmoloji konusunda çalışmalar yapan Hawking, Einstein’dan sonra yaşamış en iyi fizik teorisyenlerinden biri kabul ediliyor.

Ian McKellen 

Dünyanın en tanınmış tiyatro ve sinema oyuncularından birisi olan Sir Ian Murray McKellen, üniversite eğitimini Cambridge’de burslu olarak tamamladı. ‘X-Men’in Magneto’su, ‘Yüzüklerin Efendisi’ ve ‘Hobbit’in ‘Gandalf’ı olan oyuncu, modern tiyatrodan popüler fantezi ve bilim kurgu filmlerine kadar birçok projeye imza attı. 

Tiyatro ve sinema sanatlarına katkıları için kendisine ‘Sir’ ünvanı ve şövalyelik verilen McKellen, aynı zamanda ülkesinde Onursal Liyakat Nişanı’na layık görüldü.

Rebecca Hall

Cambridge Üniversitesi bünyesindeki St. Catharine’s College’da İngiliz Edebiyatı bölümünde öğrenim gören Rebecca Hall, aktris, yapımcı, yazar ve yönetmen olması sebebiyle çok yönlü bir sanatçı olarak kabul ediliyor. 

Öğrencilik yıllarında okulun tiyatro sahnesinde aktif olarak yer aldı. Kendi tiyatro şirketini kurmasının ardından, 2002 yılında okulu bırakan Rebecca Hall, televizyonla ilk olarak babasının yönettiği dizi sayesinde tanıştı. 

2006 yılında oynadığı ‘Starter for 10‘, Rebecca Hall’un  aynı zamanda ilk filmi oldu. Christopher Nolan’ın gerilim filmi The Prestige’de kendini kanıtlayan Hall’un son zamanlarda adından en çok söz ettirmesi, 1929 tarihli ‘Passing’ adlı romanı sinemaya uyarlamak üzere yönetmen koltuğuna oturması ile oldu.

Lord Byron

Don Juan romanının yazarı olarak tanınan Lord Byron, 1805 yılından 1808 yılına kadar Cambridge Üniversitesi’nde eğitim gördü.

Henüz Cambridge Üniversitesi öğrencisiyken yazmaya başladığı şiirleri, ilk şiir kitabı ‘Aylaklık Saatleri’nde yer aldı. Hiç durmadan seyahat eden ve bu seyahatler sırasında tuttuğu notları yazıya döken Byron’ın en ünlü eseri Don Juan’da da bu maceralardan izler görmek mümkün. 

Sağ ayağının doğuştan engelli olması Lord Byron’ı derin ve ince düşünmeye, şiire yönlendirdi. Yaşadığı sürece Avrupa müziği, resim, opera, roman ve şiir üzerinde büyük etkisi olan şair, sayısız eseriyle romantik hareketin önde gelen isimlerinden biri oldu.

Bertrand Russell

1890 yılında  Cambridge’te Matematiksel Tripos okumak için bir burs alan Bertrand Russell, birçok bilim dalında çalışmalarda bulundu. Yaptığı araştırmalarla birçok bilim dalının yanısıra, günümüz bilgisayar teknolojisini de önemli ölçüde etkileyen Russell; felsefe, mantık, matematik, tarih ve sosyal eleştiri alanlarında ortaya koyduğu önemli çalışmalarıyla anılıyor.

Barış yanlısı tavırlarıyla dikkat çeken Bertrand Russell, insan hakları ve düşünce özgürlüğüne atıfta bulunduğu eserleriyle 1950 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü.

Lee Kuan Yew 

Singapur Cumhuriyeti’nin ilk başbakanı olan Lee Kuan Yew, modern Singapur’un kurucusu kabul ediliyor. Cambridge Üniversitesi Hukuk bölümünden derece ile mezun olan Lee Kuan Yew, ülkesinde zorunlu askerliği getirerek orduyu güçlendirdi. Yabancı yatırımı teşvik ederek gerekli alt yapıyı oluşturan başbakan, görevde kaldığı 30 yıl içinde, Singapur’u fakir bir tarım toplumu olmaktan çıkarıp Doğu Asya’nın finans merkezi haline getirdi. Küçük adacıklardan oluşan bir şehir devleti olan Singapur, merak uyandıran bir dünya devleti haline geldi. Ülkenin demokratikleşmesi adına 30 yıllık görevinden istifa eden Lee Kuan Yew, dünyanın en uzun süre görevde kalan başbakanı olarak tanınıyor.

Lily Cole

1987 doğumlu olan Lily Luahana Cole, 2006 yılında Cambridge Üniversitesi’nde Sosyal ve Siyasal Bilimler okuma fırsatı yakalamasına rağmen, kazandığı okula başlamayı iki kez erteledi. 2008 yılında sanat tarihi bölümünde öğrenim görmeye başlayan Cole, 2011 yılında çift anadalda birincilikle Cambridge Üniversitesi’nden mezun oldu. Model, oyuncu ve girişimci olan Lily Cole, 2009 yılında Vogue Paris tarafından 2000’lerin en iyi otuz modelinin yer aldığı listeye adını yazdırdı. 16 yaşındayken “Yılın Modeli” seçilen ünlü model, kariyeri boyunca çok sayıda tanınmış markayla çalıştı. Çizgi karakterleri andıran yüzüyle adından söz ettiren Lily Cole, kurduğu sosyal ağ “Impossible” ile insanların birbirlerine yardım etmesini amaçladığını söylüyor.

 

Alfred Marshall 

Küçüklüğünden itibaren matematiğe ilgi duyan Alfred Marshall, Cambridge Üniversitesi’nde matematik eğitimi aldı. Kolej boyunca, rahatlayabilmek için felsefeden yardım alan Marshall, maddi koşulları iyileştirmenin bir yolu olduğuna inanıyordu ve bu yüzden ekonomiye yöneldi. Yıllarca ders kitabı olarak okutulan  “İktisat Prensipleri” kitabını yazan ekonomist, aynı zamanda ekonomi bilgisinin erişilebilir olmasını istedi ve herkesin kolayca anlayabileceği  kitaplar yazdı. 

Vaktinin çoğunu Alplerde geçiren ve günlerce yapacağı seyahat için bile bir sırt çantasını yeterli gören Alfred Marshall, paranın yalnızca bir değiş tokuş aracı olması gerektiğini düşünüyordu. İktisat literatürüne birçok yeni terim kazandıran Alfred Marshall, tüm zamanların en büyük ekonomistleri arasında yer alıyor. 

 

Sir Isaac Newton

Çok istediği Cambridge Üniversitesi’nde eğitim almaya hak kazanan Newton, fuarda satın aldığı bir kitapla matematiğe ilgi duymaya başladı. 1665 yılında lisans eğitimini tamamladı ancak bulaşıcı veba salgını nedeniyle yüksek lisansa devam edemeyip eğitime ara verdi. Okuldan uzak kaldığı iki yılını çiftlikte geçiren Newton, meşhur elma ağacının kendisine verdiği ilhamla kütleçekimi üzerine düşünmeye başladı ve hesaplamalarının temelini attı. 1666 yılında ‘üç hareket yasası’ üzerindeki ilk çalışmalarını tamamlayıp yüksek lisans derecesi için okula burslu olarak geri döndü.

Evrensel yerçekimi, ışığın kırınımı, merkezkaç kuvveti, merkezcil kuvvet, ters-kare yasası, hareket halindeki cisimler ve yerçekimine bağlı gelgit değişimleri konusundaki etkileyici çalışmaları, Newton’u bilimsel araştırmaların lideri haline getirdi. 1696 yılında Kraliyet Darphanesi’nin müdürü olan ve  1699 yılında terfi alan Newton, bu görevlerde bulunduğu  yıllarda, para basımında sahteciliği önlemek için önemli teknikler geliştirdi.

1999’un sonlarında, fizik biliminin ileri gelenlerinden oluşan yüz kişilik bir kurul tarafından Einstein’dan sonra dünyanın gelmiş geçmiş en iyi ikinci fizikçisi kabul edildi.