Almanya’nın En İyi Üniversiteleri

Avrupa’nın en çok ilgi gören ülkelerinden olan Almanya’da yer alan üniversiteler, sundukları imkanlar ile dünyanın dört bir yanında üniversiteye hazırlanan öğrencilerin ilgisini ve dikkatini çekiyor.

Avrupa’da üniversite öğrenimi görmek ve iyi bir üniversiteye yerleşmek birçok öğrencinin hayali. Avrupa’nın en çok ilgi gören ülkelerinden olan Almanya’da yer alan üniversiteler de, sundukları imkanlar ile dünyanın dört bir yanında üniversiteye hazırlanan öğrencilerin ilgisini ve dikkatini çekiyor. Almanya’da üniversite öğrenimi görmek isteyen öğrencilerin okullar hakkında fikir edinmelerini sağlayacak bu içeriğimizi Times Higher Education’ın 2023 yılında Almanya’daki en iyi üniversiteleri sıralayan listesine göre inceledik. İşte Almanya’da bulunan en iyi 10 üniversite!

2023 Dünya Üniversiteleri Sıralaması	2023 Almanya Sıralaması	Üniversite	Bulunduğu Şehir
32	1	LMU Munich	Munich
38	2	Technical University of Munich	Munich
42	3	Heidelberg University	Heidelberg
73	4	Charité – Universitätsmedizin Berlin	Berlin
74	5	Humboldt University of Berlin	Berlin
78	6	University of Tübingen	Tübingen
83	7	Free University of Berlin	Berlin
108	8	University of Freiburg	Freiburg
108	8	RWTH Aachen University	Aachen
112	10	University of Bonn	Bonn

1. Ludwig Maximilian University (LMU) of Munich

Almanya’nın en önemli teknoloji ve medya merkezlerinden Münih’te yer alan ve 1472 yılında kurulan Ludwig Maximilian Üniversitesi, dünyanın her yerinden uluslararası öğrencilere ev sahipliği yapıyor. Avrupa’nın önde gelen araştırma üniversitelerinden biri olan ve 500 yıllık geleneğe dayanan LMU, hukuk, ekonomi, tıp ve doğa bilimlerinin yanında  beşeri bilimler ve kültürel çalışmalara da önem veren geniş bir çalışma yelpazesini kapsıyor. Üniversite eğitimini karmaşık dünyaya meydan okumanın ilk adımı olarak kabul eden LMU’ya göre kendi öğrencileri, üniversite eğitimi sürecini kariyerleri için bir sıçrama tahtası olarak görüyorlar.

Hem bireysel disiplinlerde hem de disiplinler arası işbirlikleri yoluyla yenilikçi koşullar sağlayan üniversite, genel olarak insanlığın yararına bilgiler üretmeyi hedef alıyor.

Yetenek ve merakın güdümüyle fırsatlardan en iyi şekilde yararlanmaya imkan sağlayan üniversite, 18 fakülteye bölünmüş durumda ve Almanya’nın en iyi kütüphane sistemlerinden birine sahip. Akademik programlarının merkezinde yaratıcı düşünme, problem çözme ve araştırmanın yer aldığı LMU’nun üniversite hastanesi, Almanya’daki en büyük kurum.

Münih’in kalbindeki üniversite olan LMU, aynı zamanda kentsel mimarinin ayrılmaz bir parçasını oluşturuyor ve şehir geneline yayılan kampüslere sahip. Bavyera Alpleri’ne yakın konumu ve zengin kültür içeriğiyle dünyanın her yerinden ziyaretçilerin ilgisini çeken Münih, Almanya’nın yüksek öğrenim ve araştırma merkezi kabul ediliyor. Şehrin geniş kaynakları arasında Max Planck Derneği gibi ünlü araştırma tesisleri, küresel işletmeler ve gelecek vaat eden yeni şirketler, prestijli kütüphaneler ve müzeler ile önde gelen yazı işleri ve gazeteler yer alıyor.

2. Tecnichal University Of Munich

Yeteneklere yatırım yapan ve tanınmayı en temel hedef olarak kabul eden Münih Teknik Üniversitesi, 1868 yılında aslen Münih Kraliyet Bavyera Politeknik olarak kuruluyor. 2006 yılında kendisini “Girişimci Üniversite” olarak konumlandıran ve yeni bir kurumsal strateji başlatan kurumun öğrencileri ve personeli tarafından geliştirilen 800’den fazla start-up – girişimcilik projesi bulunuyor.

Doğa bilimlerinde uzmanlaşan, buzdolabını icat eden Carl von Linde ve dizel motoru tasarlayan Rudolf Diesel de dahil olmak üzere, birçok muciti yetiştiren Münih Teknik Üniversitesi, 1927 yılından bu yana kazanılmış 13 Nobel ödülünü elinde tutuyor.

Bünyesindeki bilim adamları tarafından 165 icat yapılan ve 69 patent sunulan kurum ayrıca, alanlarında uluslararası üne sahip ve 1987 yılından beri 18 Leibniz ödülü kazanmış beş Humboldt profesörüne ev sahipliği yapıyor.

Üniversitenin Bavyera eyaletindeki Münih, Garching ve Weihenstephan kampüslerinde 400’den fazla binası bulunuyor. 13 bölüme yayılan kurumda ayrıca bir olimpiyat parkı ve çeşitli üniversite hastaneleri bulunuyor. 1995 yılında kurumun başkanı olan Wolfgang Hermann, bir Alman üniversitesinin en uzun süredir hizmet veren lideri olarak biliniyor.

3. Heidilberg University

1850 yılında Alman Reform Kilisesi’nin iki rahibi tarafından eyaletin Alman nüfusu için bir okul olarak kurulan Heidelberg Üniversitesi, ABD’nin Ohio eyaletindeki Tiffin şehrinde bulunuyor. Kasabanın ticaret merkezinde bir binada başlayan derslere ilk olarak yalnızca 5 öğrencinin katılmış olduğu söyleniyor. İlk kolej binası olan ve inşaatına 1851 yılında başlanan Founders Hall, 30 yılı aşkın bir süredir üniversitenin tek akademik binası olmaya devam ediyor. 

Zamanla kapasitesi gelişen ve 2009 yılında Heidelberg Üniversitesi’ne dönüşen kurum, öğrencilerine 36 lisans, 4 yüksek lisans ve 16 yandal programı sunuyor. Uzun süredir devam eden öğrenci değişim programlarıyla dünyaya açılan Heidelberg Üniversitesi, “The Life of the Mind” adlı programı ile öğrencilerin tematik alanları incelemesine olanak tanıyor.

26 binadan oluşan ve bunların 10’u ABD Ulusal Tarihi Yerler Kaydı’na dahil edilecek kadar eski olan üniversite kampüsünün etkileyici bir mimariye sahip olduğunu söylemek mümkün. Üniversitenin kendi tiyatrosu, stadyumu ve kütüphanesi ile spor ve eğlence tesisleri, öğrencilere farklı imkanlar sunuyor.

4.Charité – Universitatsmedizin Berlin

1710 yılına dayanan ve ilk olarak Doğu Prusya’daki bir veba salgını sebebiyle inşa edilen  

Charité – Berlin Tıp Enstitüsü, Avrupa’nın en büyük üniversite hastanelerinden biri. Charité olarak yeniden adlandırılan kurum,1727 yılında bir askeri hastane ve eğitim merkezi haline geliyor.

1. Dünya Savaşı sırasında yıkılmasının ardından yeniden inşa edilen ve 1946 -1989 yılları arasında Demokratik Alman Cumhuriyeti’nin tıp enstitüsü olarak hizmet veren Charité – Berlin, 2003 yılında Almanya’daki diğer tıp enstitüleri ile birleşerek Avrupa’nın ana tıp merkezlerinden biri haline geliyor.

Tıp ve fizyoloji alanında Nobel ödüllü Almanların yarısından fazlası, aralarında doktor ve mikrobiyolog Robert Koch ve immünolog Paul Ehrlich’in de bulunduğu Charité’den geliyor.

1.200’ü yurtdışından olmak üzere 7.000 öğrenciye sahip olan üniversite, 17 ‘CharitéCentres’ halinde organize edilen yaklaşık 100 bölüm ve enstitüden oluşuyor.

2011’den beri seçilmiş öğrencilere burs veren üniversitede öğrenciler, öğrenimlerinin gelişimine katkıda bulunmak için öğrenci konseylerine ve komitelere katılmaya teşvik ediliyor.

5.Humboldt University Of Berlin

1810 yılında Berlin Üniversitesi olarak kurulan ve şimdiki adı 1949’da verilmiş olan Berlin Humboldt Üniversitesi, Avrupa’nın öncü yüksek öğretim kurumlarından biri olarak kabul ediliyor. Adını  kurucusu Wilhelm von Humboldt ve kurumun saygın doğa bilimcisi ve mezunu olan kardeşi Alexander von Humboldt’tan alan Berlin Humboldt Üniversitesi, bugün dünya çapında yüksek öğretim kurumlarında hala takip edilen eğitim modelini geliştirmekle tanınıyor. (Üniversiteler için araştırma ve öğretim arasında daha yakın bir ilişki gören bir model)

Yalnızca Almanya’nın değil, Avrupa’nın da en prestijli üniversitelerinden biri olan Berlin Humboldt Üniversitesi, sanat ve beşeri bilimler alanlarında dünya çapında biliniyor.

2012 yılında federal hükümetin, Alman Üniversiteleri Mükemmellik Girişimi adıyla, bilim ve araştırma alanında lider olduklarını kanıtlayan üniversitelere verdiği ek fonu almaya hak kazanan 11 kurumdan biri olarak itibarını artırıyor. 

HU Berlin’in ünlü mezunları arasında Marksizm kurucuları Karl Marx ve Friedrich Engels’in yanı sıra romancı Alfred Döblin ve ilahiyatçı Friedrich Schleiermacher yer alıyor.  Besteci Felix Mendelssohn da  Berlin Humboldt Üniversitesi’nde öğrenim görürken Albert Einstein’ın üniversitede profesör olarak görev aldığı biliniyor.

6.University Of Tübingen

1477 yılında kurulan ve asıl adı “Eberhard Karl Tübingen Üniversitesi” olan okul, beşeri bilimler, doğa bilimleri ve teoloji alanlarında saygın bir akademik otorite olarak biliniyor. Bir Alman yüksek öğretim kurumunda ilk doğa bilimleri bölümünün ve ilk üniversite hastanesinin kurulması yönüyle büyük öneme sahip olan Tübingen Üniversitesi’nde lisans, yüksek lisans ve doktora seviyelerinde 280 program sunan 14 okul bulunuyor. 29 bin öğrenciye ev sahipliği yapan Tübingen Üniversitesi’nin yaklaşık 10 bin personeli mevcut. Alman Mükemmellik Girişimi projesinin ayrılmaz bir parçası olan üniversite, uluslararası akademik kurumlar sıralamasının ön saflarında yer alıyor.

Dünya çapında 62’den fazla eyalette 150’den fazla yabancı kurumla yakın temas halinde olan Tübingen Üniversitesi, bu yönüyle  öğrencilere bir yıl boyunca yurtdışında eğitim almaları veya yabancı öğrencilerin Tübingen’e gelip aktif olarak bilimsel araştırmalara katılmaları için eşsiz bir fırsat sağlıyor.

Tübingen Üniversitesi gösterişli bir kampüs yaşamı deneyimi sunamasa da, küçük Tübingen şehri, ünlü şarkıcıların ve orkestraların sahne aldığı konserler ve etkinliklerle dolu bir takvime sahip. Kolej ayrıca, öğrencilere becerilerini geliştirme ve sanatsal ufuklarını genişletme şansı veren fotoğrafçılık, gazetecilik ve yaratıcı yazarlık kursları düzenliyor.

Üniversitelerin en ünlü mezunları arasında nöropatolog Alois Alzheimer ve eski AB komiseri Martin Bangemann yer alıyor.

7.Free University Of Berlin

1948 yılında, savaş sonrası Almanya’nın kargaşasında, o zamanlar şehrin Sovyet bölgesinde bulunan eski Universität Unter den Linden öğrencilerinin görüşleri nedeniyle zulümle karşı karşıya kaldıkları zaman kurulan Özgür Berlin Üniversitesi, uluslararası destekle, akademisyenlerin siyasi müdahale olmaksızın öğrenimlerini sürdürmelerine izin verilen hür bir üniversite halini alıyor.

Berlin’in güneybatısındaki yemyeşil Dahlem banliyösünde yer alan üniversite, 32.000’den fazla öğrenciye ev sahipliği yapıyor ve 150’den fazla derece programı sunuyor. 17 ortak araştırma merkezi, yaklaşık 5.000 kişilik bir akademik kadrosu ve dünya çapındaki üniversitelerle ortaklıkların yanı sıra Pekin, Brüksel, Kahire, Moskova, Yeni Delhi, New York ve Sao Paulo’da yedi uluslararası irtibat bürosu bulunuyor.

Üniversite ayrıca personeli arasında Nobel ve Leibniz Ödülü sahibi 17 değer yetiştirmesi yönünden dikkatleri çekiyor. Yıllar boyunca Berlin Hür Üniversitesi, 1963’te ‘Ich bin ein Berliner’ konuşmasını yapmak için burayı seçen Başkan John F. Kennedy de dahil olmak üzere birçok etkili şahsiyete ev sahipliği yapması yönüyle de adından söz ettiriyor.

8.University Of Freiburg

550 yıldan daha uzun bir süre önce kurulan ve Almanya’daki en eski beşinci üniversite olan Freiburg Üniversitesi,  Almanya’nın dünya çapındaki seçkin üniversitelerinden biri.

Öğrenci nüfusu 120 farklı milletten oluşan Freiburg Üniversitesi, Fizikçi Martin Heidegger, filozoflar Hannah Arendt ve Rudolf Carnap ve biyolog Paul Uhlenhuth dahil olmak üzere birçok ünlü entelektüel, bilim adamı ve kültürel değerin bulunduğu ve görev aldığı kurum olma özelliğini taşıyor.  19 Nobel Ödülü sahibi yetiştiren üniversitenin akademisyenlerinin, en gözde Alman araştırma ödüllerine layık görülmüş birçok çalışmaları bulunuyor.

11 fakültede 180 lisans, yüksek lisans ve profesyonel derece programları sunan Freiburg Üniversitesi,  bir lisans derecesine disiplinlerarası bir yıl ekleme imkanı sunması ile, yenilikçi anlayışını ortaya koyuyor.

Binaları, tarihi şehir merkezinin yanındaki üç büyük kampüste, Freiburg şehri içine yayılmış olan Freiburg Üniversitesi, tarihi mimari özelliği sergiliyor. 1970’lerde kurulan yeni üniversite kütüphanesi, ülkedeki en büyük kütüphanelerden biri.

Hem AB hem de AB üyesi olmayan öğrenciler için ücretsiz öğrenim imkanı sunan Freiburg Üniversitesi, yalnızca yaklaşık 200 Euro yıllık idari ücret talep ediyor. Hem üniversite hem de özel kurumlara ait öğrenci yurtları, özel olarak kiralamaktan daha uygun fiyatlı seçenekler sundukları için son derece popüler.

9.Rwth Aachen Üniversity

1870 yılında Prusya Prensi William’ın bağışıyla Fransa-Prusya Savaşı sırasında kurulan Rwth Aachen Üniversitesi, Almanya’nın en batıdaki en önemli şehri olan Aachen’de yer alıyor. Avrupa’nın kalbinde ve Hollanda ile Belçika sınırına çok yakın olan bu şehir, konumu yönüyle bir dil ve kültür mozaiği!

Kurulduğu dönemde yerel madencilik ve endüstri ile sıkı bağlar kuran üniversite, bu bağı sayesinde çevresine Silikon Vadisi’nin Avrupa eşdeğeri imkanlar sunan üniversite olarak biliniyor. Doğa bilimleri ve mühendislik alanlarında adından söz ettiren RWTH Aachen Üniversitesi, dünyanın ilk rüzgar tüneli ve parçacık hızlandırıcısının geliştirildiği üniversite olması yönüyle önemli. Ayrıca burada geliştirilen büyük yenilikler arasında tamamen metalden yapılmış öncü bir uçak ve bir dizel kurum filtresi de yer alıyor.

RWTH Aachen, çeşitlilik, küreselleşme ve disiplinlerarası araştırmaya olan bağlılığını açıkça ortaya koyarak Almanya’nın en iyi teknoloji üniversitesi ve Avrupa’nın en iyi beş üniversitesinden biri olmayı hedefliyor.

10.University Of Bonn

1818 yılında, Aydınlanma Çağı’nda eleştirel düşünce ve liberal değerler üzerine kurulan Bonn Üniversitesi, Almanya’nın her yerinden katılan birçok seçkin bilim insanı ile hızla genişleyen bir Alman kurumu. 2. Dünya Savaşı bombardımanlarıyla yıkılarak savaş sonrasında yeniden inşa edilen Bonn Üniversitesi, dünyanın önde gelen araştırma üniversiteleri arasında yer alıyor.

90’dan fazla derece programı sunan üniversite, Bonn şehrinde 371 binada öğrenim faaliyetleri veriyor. Ren Nehri kıyısında yer alan Bonn, tarihi bir şehir ve Ludwig van Beethoven’ın doğum yeri.

Dünya çapında 70 üniversite ile stratejik ortaklığı bulunan kurumda 35.000’den fazla öğrenci ve 4.500 akademik personel bulunuyor. Her yıl yaklaşık 800 doktora veren Bonn Üniversitesi’nin en çok dikkat çeken mezunları ise Karl Marx, Friedrich Nietzsche ve besteci Robert Schumann.